Şiir-i Defter



Bana dildârın cefâsı hoş gelir
Nitekim gayre vefâsı hoş gelir

Derdi ile hoş geçer dil dilberin
Derd sanma kim devâsı hoş gelir

Zahm-ı peykânı kızıl güldür bana
Bülbülüm hâr-ı belâsı hoş gelir

Yâreme merhem durur çün zahm-ı dost
Cânıma tîr-i belâsı hoş gelir

Ey Muhibbî âleme şâh olmadan
Dilberin olmak gedâsı hoş gelir



Kanuni Sultan Süleyman (Muhibbi)

********

Aceb bu derdümün dermânı yok mı
Ya bu sabr itmegün oranı yok mı

Yanaram mûmlayın başdan ayağa
Nedür bu yanmağun pâyânı yok mı

Güler düşmen benüm ağladığıma
‘Aceb şol kâfirün îmânı yok mı

Delübdür ciğerümi gamzen okı
Ara yürekde gör peykânı yok mı

Gözi hançerlerin boynuma çaldı
‘Aceb ol zâlimün im’ânı yok mı

Su gibi kanumı toprağa kardun
Ne sanursın garîbün kanı yok mı

Cemâl-i hüsnüne mağrûr olursın
Kemâl-i hüsnünün noksânı yok mı

Begüm Dehhânî’ye ölmezdin öndin
Tapuna irmeğe imkânı yok mı

Dehhani






                                                                    *******
Bâde-i nâb ile buldu rûh-ı cânân revnak 
Gûyiyâ güller ile buldu gülistân revnak 

Zülf-i miskîn ki rûh-ı yâr ile tâbende durur 
Şem'-i pürnûr ile san buldu şebistân revnak 

Göricek yaşımı naz ile salınır ol yâr 
Cûyibar ile bulur serv-i hırâmân revnak 

İşidip nâlemi handân olur ol yâr bulur 
Na'ra-i bülbül ile gonca-i handân revnak 

Eşk-i çeşmimle olur lâ'l-i leb-i yâr ferah 
Tâb-ı kevkeble bulur lâ'l-i Bedahşân revnak 

Hatt u hâl ile bulur Avnî rûh-ı yâr şeref 
Bablarla nitekim buldu Gülistan revnak

Fatih Sultan Mehmet Han (Avni)

****** Ağlasa derd-i derûnum çeşm-i giryânım sana 
Âşikâr olurdu gâlib râz-ı pinhânım sana 


Mesned-i hüsn üzre sen ben hâk-i rehde pâymâl 
Mûr hâlin nice arz ede Süleyman'ım sana 


Şem'i gör kim meclisinde ağlayıp başdan çıkar 
Hoş yanar yıkılır ey şem'-i şebistânım sana 


Subh gibi sâdık olduğum gam-ı aşkında ben 
Gün gibi rûşen durur ey mâh-ı tâbânım sana 


Dün rakîbin cevrini men' eyledin ben hastadan 
Eyledi te'sir gûyâ âh u efgânım sana 


Zahm-ı hicrân şerhi çün mümkün değildir dostum 
Sîne-çâkinden haber versin girîbânım sana 


Eyleme gönlün gözün cevr ile Avnî'nin harâb 
Dürr ü gevherler verir bu bahr ile kânım sana 




Fatih Sultan Mehmet Han

******

Pâdişâh-ı aşkam u dil defter u dîvân bana
Derd u mihnet sözlerin yazdum yeter unvân bana

İnlerem tanbûr-veş bagrum delindi ney gibi
Bezm-i gamda mesken oldı kûşe-i hicran bana

Buseye bir cân nedür bin cân virürdüm cân ile
Yarım ağız buse ikrar eylese yârum bana

Öldürür gerçi ki gamzen âşıka virmez amân
Leblerün Îsî-nefes her lahza virür cân bana

Yanayum pervâne veş şem-i cemâli nûrına
Şem-i hüsne çün Muhibbi didi dilber yan bana

Kanuni Sultan Süleyman Han
******


Merdüm-i dideme bilmem ne füsun etti felek
Giryemi füzun eşkımı hun etti felek
Şir'ler, pençe-i kahrımda olurken lerzan
Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek

Yavuz Sultan Selim
****
Cânı mı var kimsenün eyleye cânân ile bahs
Bendeye lâyık mıdur kim ide sultân ile bahs

İtdügi cevr ü cefâ bana vefadan yeg gelür
Kıymet-i derdi bilen ider mi dermân ile bahs

Ben de yakdum meclis-i gamda bu gönlüm şemini
Eyledüm tâ subha dek şem-i şebistân ile bahs

Ruhlarını bâg-arâ gördükde didüm misli yok
Oldı mülzem itdügümde ben gülistân ile bahs

Şir-i pür-sûzun görüp tahsîn ide Husrev dahi
Ey Muhibbî eyle şimdengirü Selmân ile bahs

Kanuni Sultan Süleyman
****


Şamdan ihdaya eyledim cüret ya Resulallah!
Muradımdır Ulyaya hizmet, ya Resulallah!

Değildir ravzaya şayeste destavri-i naçizim,
Kabulünde kıl ihsan ve inayet, ya Resullallah!

Kimim var hazretinden gayrı, halim eyleyem i'lam,
Cenabındadır ihsan ve mürüvvet, ya Resulallah
!
Dahilek, el-eman, sad-el-eman, dergahına düşdüm
Terahhüm kıl, bana şefaat eyle ya Resulallah!

Dü-alemde kıl istishab han-ı Mahmud-i adliyi,
Senindir evvel ve ahirde devlet ya Resulalllah

II Mahmut Han

****

Milletimde ihtilâf ü tefrika endîşesi
Kûşe-i kabrimde hattâ bîkarar eyler beni
İttihâdken savlet-i a’dâyı def’e çâremiz,
İttihâd etmezse millet dağ-dâr eyler beni.


Yavuz Sultan Selim
****

Bozulubdur bu cihan sanma ki bizde düzele
Devlet-i çerh dönüverdi kamû mübtezele
Şimdi ebvâb-ı saâdetde gezer hazele
İşimiz kaldı hemân merhamet-i Lemyezel’e.


Sultan III Mustafa
*****

Vur Pençe-i Âlî'deki şemşîr aşkına
Gülbang-ı âsmânı tutan pîr aşkına

Ey leşker-i müfettihü'l-ebvâb vur bugün
Feth-i mübîni zâmin o tebşîr aşkına

Vur deyr-i küfrün üstüne rekz-i hilâl içün
Gelmiş bu şehsüvâr-i cihângîr aşkına

Düşsün çelengi Rûm'un, eğilsün ser-i Firenk
Vur Türk'ü gönderen yed-i takdîr aşkına

Son savletinle vur ki açılsın bu sûrlar
Fecr-i hücûm içindeki tekbîr aşkına

Yahya Kemal Beyatlı

*****
Celis-i halvetim, varım, habibim mah-ı tabanım
Enisim, mahremim, varım, güzeller şahı sultanım

Hayatım hasılım,ömrüm, şarab-ı kevserim, adnim
Baharım, behçetim, rüzum, nigarım verd-i handanım

Neşatım, işretim, bezmim, çerağım, neyyirim, şemim
Turuncu u nar u narencim, benim şem-i şebistanım

Nebatım, sükkerim, genc,m, cihan içinde bi-rencim
Azizim, Yusufum varım, gönül Mısrındaki hanım

Stanbulum, Karamanım, diyar-ı milket-i Rumum
Bedahşanım ve Kıpçağım ve Bağdadım, Horasanım

Saçı marım, kaşı yayım, gözü pür fitne, bimarım
Ölürsem boynuna kanım, meded he na-müsülmanım

Kapında çünki meddahım, seni medh ederim daim
Yürek pür gam, gözüm pür nem, Muhibbiyim hoş halim

Kanuni Sultan Süleyman Han

*****

Sevmiyorlar alimler sizin Türkçe dilini
Erenlerden işitsen açar gönül ilini
Ayet, hadis anlamı Türkçe olsa duyarlar
Anlamına erenler başı eğip uyarlar."

Hoca Ahmed Yesevî


*****

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder